Saba be lutf bigu an gazal-i ra'nara
Ki ser be kuhu beyaban tu dadei mara
G.4/1 صبا به لطف بگو آن غزال رعنا را / كه سر به كوه و بیابان تو دادهای ما را
G.4/2 شكرفروش كه عمرش دراز باد چرا / تفقدی نكند طوطی شكرخا را
G.4/3 غرور حسنت اجازت مگر نداد ای گل / كه پرسشی نكنی عندلیب شیدا را
G.4/4 به خلق و لطف توان كرد صید اهل نظر / به بند و دام نگیرند مرغ دانا را
G.4/5 ندانم از چه سبب رنگ آشنایی نیست / سهی قدان سیه چشم ماه سیما را
G.4/6 چو با حبیب نشینی و باده پیمایی / به یاد دار محبان بادپیما را
G.4/7 جز این قدر نتوان گفت در جمال تو عیب / كه وضع مهر و وفا نیست روی زیبا را
G.4/8 در آسمان نه عجب گر به گفته حافظ / سرود زهره به رقص آورد مسیحا را
- Ey seher yeli, o güzel ceylana mülâyemetle söyle; bizi dağlara, ovalara salan sensin!
- Ömrü uzun olasıca şekerci, bilmem ki neden, şekerle beslenen duduyu bir arayıp sormaz!
- Ey gül, yoksa güzelliğinin verdiği gurur müsaade mi etmiyor, neden şeyda bülbülün halini bir kerecik olsun sormuyorsun?
- Nazar ehli; güzel huyla, lütufla avlanabilir. Akıllı kuşu bağla, tuzakla tutmak imkânı yoktur.
- Sevgilinle oturup şarap içtiğin vakitte, bari senden nasibi olmayan dostları hatırla.
- Bilmem ki neden; selvi boylu, kara gözlü, ay yüzlü güzeller kimseye bir aşinalık göstermiyorlar?
- Güzelliğinde hiçbir ayıp, hiçbir noksan yok. Ancak şu kadarcık bir şey söylenebilir: Sevgiden anlamıyorsun, vefasızsın!
- Gökyüzünde Zühre, Hafız'ın şiirlerini terennüm ederek İsa'yı bile oynatsa şaşılmaz doğrusu.
[X]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder