Gazel 064 - اگر چه عرض هنر پيش يار بی‌ادبيست

 G.64/1  اگر چه عرض هنر پیش یار بی‌ادبیست / زبان خموش ولیكن دهان پر از عربیست

G.64/2  پری نهفته رخ و دیو در كرشمه حسن / بسوخت دیده ز حیرت كه این چه بوالعجبیست

G.64/3  در این چمن گل بی خار كس نچید آری / چراغ مصطفوی با شرار بولهبیست

G.64/4  سبب مپرس كه چرخ از چه سفله پرور شد / كه كام بخشی او را بهانه بی سببیست

G.64/5  به نیم جو نخرم طاق خانقاه و رباط / مرا كه مصطبه ایوان و پای خم طنبیست

G.64/6  جمال دختر رز نور چشم ماست مگر / كه در نقاب زجاجی و پرده عنبیست

G.64/7  هزار عقل و ادب داشتم من ای خواجه / كنون كه مست خرابم صلاح بی‌ادبیست

G.64/8  بیار می كه چو حافظ هزارم استظهار / به گریه سحری و نیاز نیم شبیست


XXIX

Gerçi sevgilinin huzurunda hünerini ortaya koymak edepten dışarıdır, dilim hiçbir şey söylememekte: Fakat ağzım Arapça ile dolu!

Peri yüzünü gizlemiş, Şeytan güzellik satmakta. Gözüm hayretten yandı, bu ne şaşılacak şey!

Felek neden aşağılık kişilere yar oluyor diye, sebep araştırmaya kalkma. O, birisinin muradını verirse, bu husustaki bahanesi sebepsizlikten ibarettir.

Bu bahçede kimse dikensiz bir gül dermedi. Mustafa'nın mumu bile, Ebu Leheb'in kıvılcımıyla bir arada!

Tekkenin, zaviyenin kemerini yarım arpaya bile almam. Çardağım meyhane sofasıdır, konağım küp dibi!

Üzüm kızının güzelliği, galiba gözümüzün nuru. Çünkü o da gözümüzün nuru gibi sırça bir nikap içinde ve üzüm perdesi altında.

* Efendi, benim de binlerce aklım, edebim vardı. Fakat şimdi harap bir sarhoşum, bu halde bana en uyar iş, edeple mukayyet olmamaktır.

** Şimdi derdinin devasını o çini sürahide, o halebî şişede duran ferah verici ilaçta ara. 

Getir şarabı. Hafız gibi daima seher çağındaki ağlayışa, gece yarısındaki niyaza güvenmekteyim.


Egerçi 'arz-ı hüner piş-i yar bi edebist 

Zeban hamuş ve leykin dehan pur ez 'Arabist

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder