G.83/1 گر ز دست زلف مشكینت خطایی رفت رفت / ور ز هندوی شما بر ما جفایی رفت رفت
G.83/2 برق عشق ار خرمن پشمینه پوشی سوخت سوخت / جور شاه كامران گر بر گدایی رفت رفت
G.83/3 در طریقت رنجش خاطر نباشد می بیار / هر كدورت را كه بینی چون صفایی رفت رفت
G.83/4 عشقبازی را تحمل باید ای دل پای دار / گر ملالی بود بود و گر خطایی رفت رفت
G.83/5 گر دلی از غمزه دلدار باری برد برد / ور میان جان و جانان ماجرایی رفت رفت
G.83/6 از سخن چینان ملالتها پدید آمد ولی / گر میان همنشینان ناسزایی رفت رفت
G.83/7 عیب حافظ گو مكن واعظ كه رفت از خانقاه / پای آزادی چه بندی گر به جایی رفت رفت
LXXVIII
Misk gibi zülfünün elinden bir hata çıktıysa çıktı; kara beni bize bir cefa ettiyse etti.
Aşk şimşeği bir yün hırka giyinen kişinin harmanını yaktıysa yaktı; muradına ermiş padişah, bir yoksula cevrettiyse etti.
Bir gönül, sevgilinin bakışlarından bir yük yüklendiyse yüklendi, olup bitti. Canla canan arasında bir macera olduysa oldu, geçti.
Söz getirip götürenlerden elemeler meydana geldi, ama arkadaşlar arasındaki bu yakışmaz iş geçti gitti, gayrı anılmaz bile!
Tarikatta kırılmak yoktur, şarap sun... gördüğün her keder, bize aynı sefa gibi gelip geçti.
** Gönül, âşıklıkta tahammül gerek, ayak dire. Bir elem olduysa oldu, bir hata yapıldıysa yapıldı.
Vaize söyle: Hafız'ı, tekkeden çıkıp gitti diye ayıplamasın. Hür kişilerin ayakları bir yere bağlanmaz ki, gittiyse gitti.
Ger zi dest-i zulf-i muşkinet batai reft reft
Ver zi hindu-yı şuma ber ma cefai reft reft
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder