Gazel 124 - آن که از سنبل او غاليه تابی دارد

 An ki ez sunbul-i o galiye tabi dared
Baz badilşudegan naz-u itabi dared


G.124/1  آن كه از سنبل او غالیه تابی دارد / باز با دلشدگان ناز و عتابی دارد

G.124/2  از سر كشته خود می‌گذری همچون باد / چه توان كرد كه عمر است و شتابی دارد

G.124/3  ماه خورشید نمایش ز پس پرده زلف / آفتابیست كه در پیش سحابی دارد

G.124/4  چشم من كرد به هر گوشه روان سیل سرشك / تا سهی سرو تو را تازه‌تر آبی دارد

G.124/5  غمزه شوخ تو خونم به خطا می‌ریزد / فرصتش باد كه خوش فكر صوابی دارد

G.124/6  آب حیوان اگر این است كه دارد لب دوست / روشن است این كه خضر بهره سرابی دارد

G.124/7  چشم مخمور تو دارد ز دلم قصد جگر / ترك مست است مگر میل كبابی دارد

G.124/8  جان بیمار مرا نیست ز تو روی سؤال / ای خوش آن خسته كه از دوست جوابی دارد

G.124/9  كی كند سوی دل خسته حافظ نظری / چشم مستش كه به هر گوشه خرابی دارد


  1. Misk ıtrı bile sümbül saçlarına haset eden sevgili, yine âşıklara nazlanmakta, onları azarlamakta.
  2. Şehidinin baş uçundan yel gibi geçip gitmekte. Ne çare? O, bir ömür... elbette çabucak gelip gidecek.
  3. Zülfünün ardından ay ve güneş gibi görünen yüzü, bulut altındaki güneş.
  4. O usul boylu selviye benzeyen boyuna tazeden tazeye su versin diye, gözüm gözyaşlarını her yana akıttı.
  5. Şuh bakışın hata ederek kanımı dökmekte... fırsatı elden kaçırmasın; tam doğru bir fikre sahip.
  6. Abıhayat, sevgilinin dudağındaki bu neşeyse, bu feyizse; Hızır'ın elde ettiği apaşikâr ki, bir seraptan ibaretmiş.
  7. Mahmur gözün gönlümden ciğerimi istemekte, sarhoş bir Türk... Galiba canı kebap istiyor.
  8. Hasta canımda öyle bir liyakat yok ki, gelip halini hatırını sorasın. Ne hoş hastadır o hasta ki, sevgili o dilemeden gelir, hatırını sorar, onunla konuşup görüşür.
  9. Sarhoş gözünün her bucakta bir harap sarhoşu varken, hiç Hafız'ın hasta gönlüne bakar mı? Ne gezer?

[CCXXII *]


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder