G.212/1 یك دو جامم دی سحرگه اتفاق افتاده بود / وز لب ساقی شرابم در مذاق افتاده بود
G.212/2 از سر مستی دگر با شاهد عهد شباب / رجعتی میخواستم لیكن طلاق افتاده بود
G.212/3 در مقامات طریقت هر كجا كردیم سیر / عافیت را با نظربازی فراق افتاده بود
G.212/4 ساقیا جام دمادم ده كه در سیر طریق / هر كه عاشق وش نیامد در نفاق افتاده بود
G.212/5 ای معبر مژدهای فرما كه دوشم آفتاب / در شكرخواب صبوحی هم وثاق افتاده بود
G.212/6 نقش میبستم كه گیرم گوشهای زان چشم مست / طاقت و صبر از خم ابروش طاق افتاده بود
G.212/7 گر نكردی نصرت دین شاه یحیی از كرم / كار ملك و دین ز نظم و اتساق افتاده بود
G.212/8 حافظ آن ساعت كه این نظم پریشان مینوشت / طایر فكرش به دام اشتیاق افتاده بود
CXXXIV
Dün seher çağında tesadüfen bir iki kadeh şarap içmiştim. Sakinin dudağının iştiyakı da şarabıma neşe vermişti.
Sarhoşlukla bir kere daha gençlik çağı güzeline dönmek, onunla bağdaşmak istedim. Fakat artık aramıza talâk düşmüştü, ayrılmıştık bir kere!
Tarikat duraklarından nereyi seyrettiysek gördük ki, âşıklıkla zahitlik birbirinden ayrılmış, bir arada olmuyor.
Saki, bana durmadan şarap sun ki, bu yola âşıkça gelmeyenler nifaka düşmüşler.
O sarhoş gözün elinden bir bucağa sığınmayı düşünüyordum, fakat yay gibi kaşlarından takatim tükenmiş; sabrım, kararım elde değil!
Tabirci, dün gece sabah vaktinin tatlı uykusunda bir rüya gördüm, güneş evime gelmiş; bir tabir et, bir müjde ver!
Hafız bu perişan şiiri yazarken, fikir kuşu iştiyak tuzağına düşmüştü.
Yek du camem diy sehergeh ittifak uftade bûd
Vez leb-i saki şerabem der mezak uftade bûd
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder