Gazel 243 - بوی خوش تو هر که ز باد صبا شنيد

 G.243/1  بوی خوش تو هر كه ز باد صبا شنید / از یار آشنا سخن آشنا شنید

G.243/2  ای شاه حسن چشم به حال گدا فكن / كاین گوش بس حكایت شاه و گدا شنید

G.243/3  خوش می‌كنم به باده مشكین مشام جان / كز دلق پوش صومعه بوی ریا شنید

G.243/4  سر خدا كه عارف سالك به كس نگفت / در حیرتم كه باده فروش از كجا شنید

G.243/5  یا رب كجاست محرم رازی كه یك زمان / دل شرح آن دهد كه چه گفت و چه‌ها شنید

G.243/6  اینش سزا نبود دل حق گزار من / كز غمگسار خود سخن ناسزا شنید

G.243/7  محروم اگر شدم ز سر كوی او چه شد / از گلشن زمانه كه بوی وفا شنید

G.243/8  ساقی بیا كه عشق ندا می‌كند بلند / كان كس كه گفت قصه ما هم ز ما شنید

G.243/9  ما باده زیر خرقه نه امروز می‌خوریم / صد بار پیر میكده این ماجرا شنید

G.243/10  ما می به بانگ چنگ نه امروز می‌كشیم / بس دور شد كه گنبد چرخ این صدا شنید

G.243/11  پند حكیم محض صواب است و عین خیر / فرخنده آن كسی كه به سمع رضا شنید

G.243/12  حافظ وظیفه تو دعا گفتن است و بس / دربند آن مباش كه نشنید یا شنید


CLXXXVI

Kim senin güzel kokunu sabah rüzgârından işittiyse, aşina bir dosttan aşina bir söz işitmiş demektir.

Gönlümün sende hakkı vardı. Cam ortağından hiç de layık olmayan söz duyması yaraşmazdı doğrusu!

Yarabbi, sırra mahrem nerde ki; bir zamancık gönül ne dedi, neler işitti, anlatayım.

Ey güzellik padişahı. Yoksula da bir bak, yoksulu da bir gör ki; bu kulak, nice şah ve yoksul hikâyesi işitmiştir!

Canımı misk kokulu şarapla tedavi ediyor, hoş bir hale getiriyorum. Çünkü ibadet yurdunda hırka giymiş sofiden riya kokusu duymuş, bunalmıştı.

Şarabı hırka altında gizli gizli, sadece bugün içmiyorduk ki. Meyhane piri bu macerayı yüzlerce defa işitti.

Çeng sesiyle şarap içişimiz bugüne mahsus değil. Felek kubbesi bunu duyalı nice zaman oldu.

Arif yolcu Tanrı sırrını kimseciklere söylemedi. Böyle olduğu halde şaşıyorum, şarap satan bunu nerden duydu?

Saki gel... aşk yüksek sesle seslenmekte, hikâyemizi söyleyen de yine o hikâyeyi bizden duymuştur.

Civarından mahrum oldum da ne oldu? Zamane gülşeninden kim vefa kokusu almıştır ki?

Hakîmin nasihati doğrunun, hayrın ta kendisi... onu kabul edene ne mutlu!

Hafız, vazifen ancak dua etmek... duydu mu, duymadı mı diye kayıtlanma!


Buy-ı hoş-i tu her ki zi bad-ı saba şinid 

Ez yar-ı aşina suhan-i aşina şinid

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder