Gazel 338 - من دوستدار روی خوش و موی دلکشم

 G.338/1  من دوستدار روی خوش و موی دلكشم / مدهوش چشم مست و می صاف بی‌غشم

G.338/2  گفتی ز سر عهد ازل یك سخن بگو / آن گه بگویمت كه دو پیمانه دركشم

G.338/3  من آدم بهشتیم اما در این سفر / حالی اسیر عشق جوانان مه وشم

G.338/4  در عاشقی گزیر نباشد ز ساز و سوز / استاده‌ام چو شمع مترسان ز آتشم

G.338/5  شیراز معدن لب لعل است و كان حسن / من جوهری مفلسم ایرا مشوشم

G.338/6  از بس كه چشم مست در این شهر دیده‌ام / حقا كه می نمی‌خورم اكنون و سرخوشم

G.338/7  شهریست پر كرشمه حوران ز شش جهت / چیزیم نیست ور نه خریدار هر ششم

G.338/8  بخت ار مدد دهد كه كشم رخت سوی دوست / گیسوی حور گرد فشاند ز مفرشم

G.338/9  حافظ عروس طبع مرا جلوه آرزوست / آیینه‌ای ندارم از آن آه می‌كشم


CCCLXII

Ben güzel yüze, gönüller çeken alımlı saça âşıkım... Sarhoş göze, saf ve tortusuz şaraba hayranım.

Âşıklıkta sazdan, yanıştan başka bir çare yok. Mum gibi ayak üstünde durmakta, yanmaya hazırlanmış bulunmaktayım. Beni ateşle korkutma!

Ben cennetteki Adem'im, ama şimdi hâlâ ay gibi güzellerin aşkına esirim.

Bahtım yardımda bulunur da pılı pırtımı sevgilinin civarına çekersem; oturup kalkacağım yerden tozu, toprağı, huriler saçlarıyla süpürürler.

Şiraz lal dudağın madenidir, güzelliğin çıktığı yerdir. Bense... müflis bir kuyumcuyum, işte bu yüzden hatırım perişan!

Bu şehirde o kadar sarhoş göz gördüm ki, hakikaten artık şarap içmiyorum, sarhoşum zaten!

* Altı tarafı da hurilerin işveleriyle dolu bir şehir. Altı taraftaki bu güzellerin hepsini de alırdım, fakat elde avuçta bir şeyim yok ki!

Bana, ezeli ahde ait bir söz söyle, dedin... dur hele, iki kadeh çekeyim de söyleyeyim!

Hafız, tabiatının gelini cilvelenmek istiyor. Fakat bir aynam yok ki... onun için ah etmekteyim.


Men dostdar-i ruy-i hoş u muy-i dil-keşem 

Medhuş-i çeşm-i mest u mey-i saf-ı bigaşem

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder