G.365/1 عمریست تا به راه غمت رو نهادهایم / روی و ریای خلق به یك سو نهادهایم
G.365/2 طاق و رواق مدرسه و قال و قیل علم / در راه جام و ساقی مه رو نهادهایم
G.365/3 هم جان بدان دو نرگس جادو سپردهایم / هم دل بدان دو سنبل هندو نهادهایم
G.365/4 عمری گذشت تا به امید اشارتی / چشمی بدان دو گوشه ابرو نهادهایم
G.365/5 ما ملك عافیت نه به لشكر گرفتهایم / ما تخت سلطنت نه به بازو نهادهایم
G.365/6 تا سحر چشم یار چه بازی كند كه باز / بنیاد بر كرشمه جادو نهادهایم
G.365/7 بی زلف سركشش سر سودایی از ملال / همچون بنفشه بر سر زانو نهادهایم
G.365/8 در گوشه امید چو نظارگان ماه / چشم طلب بر آن خم ابرو نهادهایم
G.365/9 گفتی كه حافظا دل سرگشتهات كجاست / در حلقههای آن خم گیسو نهادهایم
CCCLXX
Yolunun toprağına yüzlerce defa yüz koyduk. Halkın teveccühünü de bir tarafa attık, nefretini de.
* Zayıf gönlümüze cihanın yükünü yüklemedik. Bu bağlanmış yükü, dengi bir kenara koyuverdik.
Medresenin damını, kemerini; kıyl ü kaalini, mübahasesini kadeh ve ay yüzlü saki yolunda terk ettik.
Takva mülkünü askerle almadık, saltanat tahtını güçle kuvvetle elde etmedik.
Sevgilinin gözünün denizindeki dalga ne oyun oynayacak acaba diye, sihirbaz gözlerinin işvelerine vurulmuşuz.
Serkeş zülfü olmayınca karasevdalı başımızı, aşk sersemliğiyle menekşe gibi dizimize koymuşuz.
Ümit bucağında hilal gözleyenler gibi istek gözünü o mukavves kaşa tuttuk.
** Bir işarette bulun, bir emret... iki ümitli gözümüzü o mukavves kaşlara diktik, beklemekteyiz.
Hafız, kaybolmuş gönlün nerde, dedin... nerde olacak? O büklüm büklüm saçların halkalarında.
Ömrîst tâ be râh-ı gamet rû nihâdeîm
Rûy u riyâ-yı halk be-yek sû nihâdeîm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder