Gazel 373 - خيز تا خرقه صوفی به خرابات بريم

G.373/1  خیز تا خرقه صوفی به خرابات بریم / شطح و طامات به بازار خرافات بریم

G.373/2  سوی رندان قلندر به ره آورد سفر / دلق بسطامی و سجاده طامات بریم

G.373/3  تا همه خلوتیان جام صبوحی گیرند / چنگ صبحی به در پیر مناجات بریم

G.373/4  با تو آن عهد كه در وادی ایمن بستیم / همچو موسی ارنی گوی به میقات بریم

G.373/5  كوس ناموس تو بر كنگره عرش زنیم / علم عشق تو بر بام سماوات بریم

G.373/6  خاك كوی تو به صحرای قیامت فردا / همه بر فرق سر از بهر مباهات بریم

G.373/7  ور نهد در ره ما خار ملامت زاهد / از گلستانش به زندان مكافات بریم

G.373/8  شرممان باد ز پشمینه آلوده خویش / گر بدین فضل و هنر نام كرامات بریم

G.373/9  قدر وقت ار نشناسد دل و كاری نكند / بس خجالت كه از این حاصل اوقات بریم

G.373/10  فتنه می‌بارد از این سقف مقرنس برخیز / تا به میخانه پناه از همه آفات بریم

G.373/11  در بیابان فنا گم شدن آخر تا كی / ره بپرسیم مگر پی به مهمات بریم

G.373/12  حافظ آب رخ خود بر در هر سفله مریز / حاجت آن به كه بر قاضی حاجات بریم


CCCLXXIV

Kalk da sofi hırkasını meyhaneye, bu yamalı hırkayla tasavvuf hezeyanlarını bitpazarına götürelim. 

* Bistami hırkayla sofi âdetlerini, tasavvuf laflarını rint kalenderlere sefer armağanı sunalım.

Hadi, sabah çengini münacaatta bulunan pirin kapısına götürelim de bütün halvettekiler sabah şarabını içmeye koyulsunlar. 

* Seninle Eymen vadisindeki ahdimize vefa ederek, Musa gibi “Rabbim, bana görün, seni göreyim” diye diye buluşma yerine gidelim.

Senin şöhret davulunu ta arş üstünde çalalım. Aşk âlemini ta göklerin üstüne çıkaralım.

Senin civarının toprağını başımızın üstüne alalım da övünmek için yarın, kıyamet sabahında mahşer sahrasına götürelim.

Gönül, eldeki vakti fırsat bilip bir işe koyulmazsa, bütün bu vakitlerden elimize ancak utangaçlık geçer, ancak onu elde edebiliriz sonra!

Bu pisliklere bulaşmış hırkayla, bu fazilet ve keremle yine kerametlerin adını anar, evliyalıktan bahsedersek, ayıptır doğrusu! 

* Bu gök kubbeden, bu felekten fitneler yağmakta... kalk da meyhaneye gidelim, bütün afetlerden oraya sığınalım.

İstek çölünde kaybolmak niceye dek sürecek? Bir yol soralım da gidilecek yerlere gidelim artık.

Zahit, yolumuza melamet dikenleri korsa, biz de onu gül bahçesinden çıkarıp melamet zindanına hapsederiz.

Hafız, her alçak kişinin kapısına yüzsuyu dökme. Haceti hacetler reva eden, muratlar veren Tanrı'ya arz etmemiz daha doğru, daha yerinde bir iş!


Hîz ta hırka-i sufi be herabat berim 

Delk-u tamat be-bazar-ı hurafat berim 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder