Gazel 470 - سينه مالامال درد است ای دريغا مرهمی

Sine malamal-i derdest ey diriga hemdemi 
Dil zi-tenhayi be-can amed Huda-ra hemdemi

G.470/1  سینه مالامال درد است ای دریغا مرهمی / دل ز تنهایی به جان آمد خدا را همدمی

G.470/2  چشم آسایش كه دارد از سپهر تیزرو / ساقیا جامی به من ده تا بیاسایم دمی

G.470/3  زیركی را گفتم این احوال بین خندید و گفت / صعب روزی بوالعجب كاری پریشان عالمی

G.470/4  سوختم در چاه صبر از بهر آن شمع چگل / شاه تركان فارغ است از حال ما كو رستمی

G.470/5  در طریق عشقبازی امن و آسایش بلاست / ریش باد آن دل كه با درد تو خواهد مرهمی

G.470/6  اهل كام و ناز را در كوی رندی راه نیست / رهروی باید جهان سوزی نه خامی بی‌غمی

G.470/7  آدمی در عالم خاكی نمی‌آید به دست / عالمی دیگر بباید ساخت و از نو آدمی

G.470/8  خیز تا خاطر بدان ترك سمرقندی دهیم / كز نسیمش بوی جوی مولیان آید همی

G.470/9  گریه حافظ چه سنجد پیش استغنای عشق / كاندر این دریا نماید هفت دریا شبنمی


  1. Göğüs, ağzına kadar dertle dolu... Yazık, bir merhem olsa bari. Gönül, yalnızlıktan ölüm haline geldi, Yarabbi bir hemdem!
  2. Bu çabucak gelip geçen kâinattan emniyet ve istirahata kavuşmayı kim umabilir? Saki, bir kadehçik sun da bir an olsun rahata kavuşayım!
  3. Kalk da rüzgârından huriler huyunun kokusu gelip duran şu Semerkand güzeline gönül verelim.
  4. Anlayışlı birisine, şu ahvale bak, dedim. Güldü de dedi ki: Pek güç bir gün, çok şaşılacak bir iş ve perişan bir âlem!
  5. Çigil güzeli için sabır kuyusunda yandım yakıldım da Türklerin padişahı halimi bilmiyor. Nerde bir Rüstem?
  6. Âşıklık yolunda emniyet ve istirahat, bir beladır. Senin derdine düşüp derman arayan gönül büsbütün yaralansın!
  7. Kendi emelleri için çalışanlarla, naz ehli olanlara rintlik civarına yol yok. Bu yola öyle bir yolcu gerek ki, cihanı yaksın yandırsın... ham ve gamsız kişi değil!
  8. Topraktan yaratılan bu âlemde bir tek adam bile ele geçmiyor. Başka bir âlem yaratmak, yeniden bir insan halk etmek lazım! 
  9. Aşk istiğnasına karşı Hafız'ın tövbesinin ne değeri var ki? Bu deniz öyle bir deniz ki, burada yedi derya bile çiğ tanesi gibi ehemmiyetsiz görünmekte!

[CDLXXXII]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder